CAN VE ÖZKAN, 25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI MÜCADELE GÜNÜ PANELİNE KATILDI

HAK-İŞ Kadın Komitesi tarafından, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne özel “İslam ve Kadın” temasıyla düzenlenen panele Sendikamız Genel Merkez Kadın Komitesi Başkanı Cennet Can, Disiplin Kurulu Başkanı Ayşe Özkan katlım sağladı.

Panel açılışında Kur’an-ı Kerim tilaveti sonrasında şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.

“HAK-İŞ Şiddet ve Tacizin Önlenmesi İçin Öncülük ve Liderlik Yapıyor”

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, HAK-İŞ’in çalışan kadın ve erkeklerin önemli bir temsilcisi olduğunu belirterek, mücadelemizin öncelikli olarak çalışan kadın ve erkeklerin şiddet ve tacize karşı korunması olduğunu, bu konuda konfederasyonumuzun hem kendi çalışmaları hem de uluslararası sözleşmelerden yola çıkarak öncülük ve liderlik yaptığını ifade etti.

“C190’ın TİS’lerde Uygulanması Adına Çalışmalar Başlattık”

HAK-İŞ’in özellikle çalışma hayatında şiddet ve tacize uğrayan kadınların sorunlarının çözülmesi adına önemli çalışmalara imza attığını ifade eden Arslan, “Konfederasyonumuz ve sendikalarımız, kadına yönelik ve erkeğe yönelik iş yerindeki taciz ve şiddetle mücadele için toplu sözleşmelerimize hükümler konulması çalışmasını başlattı. Yaklaşık altı ay süren bir çalışma yaptık. C190 Sözleşmesi’nin pek çok hükmünü toplu sözleşme taslaklarımıza giydirerek, Türkiye tarafından onaylanmasa bile iş yerinde taciz ve şiddetle mücadeleyi, toplu sözleşme yapabildiğimiz yerlerde uygulayalım düşüncesiyle bu çalışmayı başlattık. Bazı toplu iş sözleşmelerinde bu hükümlerin yer almış olması bizi heyecanlandırıyor.” dedi.

Arslan, HAK-İŞ olarak Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) iş yerlerinde taciz ve şiddetin önlenmesine dair C190 sayılı uluslararası sözleşmesine farkındalık kazandırmak amacıyla, iş yerlerinde “şiddete sıfır tolerans” belgesini konfederasyonumuz ve sendikalarımızda imzaladığımızı belirtti.

“Dünyadaki Şiddet Haritası Çok Daha Karmaşık”

Hak-İş Genel Başkanı Arslan, ülkemizde ve dünyada kadınların şiddet ve tacize uğrama oranlarıyla ilgili yapılan istatistiklerin büyük çoğunluğunun gerçekleri yansıtmadığını, mağdurların önemli bir bölümünün sessiz kalmak zorunda olduğunu belirterek, “Aslında konu çok daha derin, geniş ve büyük. İstatistiklerde yalnızca tespit edilebilenleri görüyoruz. Bu şiddet haritası çok daha karmaşık ve çok daha büyük.” dedi.

“HAK-İŞ Olarak En Büyük Sorumluluk Bize Düşüyor”

Arslan, HAK-İŞ olarak şiddet ve tacizin sona ermesi adına büyük bir mücadele verdiklerini hatırlatarak, “Hem mevzuatımızdaki eksikleri gidermek, şiddet ve tacize maruz kalabilecek ortamları ortadan kaldırmak hem de bu eylemleri gerçekleştirenlerin en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlamak için mücadele ediyoruz. En büyük sorumluluk bize düşüyor.” dedi.

“Dünyada Her Üç Kadından Biri Şiddet veya Tacize Uğruyor”

Arslan, dünyanın birçok yerinde farklı eğitim, ekonomik yapı ve sosyal çevrelere sahip kadınların şiddet ve tacize maruz kaldığını belirterek, “Birleşmiş Milletler Kadına Yönelik Ayrımcılıkla Mücadele Birimi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, dünyada her üç kadından biri mutlaka hayatında taciz veya şiddete maruz kalmıştır. Araştırma dini, ülkesi ya da kültürü ayırt etmiyor; tüm dünya için konuşuyor. Dolayısıyla sorun sadece ülkemizin değil, tüm dünyanın ortak sorunudur.” dedi.

“Değişim ve Dönüşüm İmkânsız Değil”

Toplumda değişim ve dönüşümün imkânsız olmadığını vurgulayan Arslan, “Yeter ki bu konuda çabamızı ortaya koyalım; sorunların tamamının çözüleceğine inancımız tam.” dedi. HAK-İŞ’in uluslararası literatüre önemli bir kavram kazandırdığını belirten Arslan, “HAK-İŞ olarak ‘fıtratta farklılık, haklarda eşitlik’ kavramını geliştirdik ve uluslararası sendikal harekete kabul ettirdik. Bize dayatılan küresel eşitlik kavramının arkasında bir sömürü anlayışı olduğunu biliyoruz. Bu nedenle fıtratta farklı, haklarda eşit olduğumuzu söylüyoruz. Biz kadın ve erkek arasındaki çatışmayı değil, dengeyi kurmaya çalışıyoruz.” dedi.

Genel Başkan Arslan, şiddet ve tacizin önlenmesi konusunda İslam’ın öğretilerinden yola çıktığımızı, İslam’ın evrensel bakış açısını ortaya koyarak dünyadaki iyi uygulamaları değerlendirdiklerini vurguladı. “Bunu başkaları böyle desin diye değil, inanarak yapıyoruz. Kadınların sesi olmak ve sorunlarını çözmek bize büyük bir sorumluluk yüklüyor. Kadına yönelik şiddet ve taciz yalnızca İslam toplumlarının değil, tüm dünyanın ortak sorunudur.” dedi.

Zengin: “HAK-İŞ Olarak Kadına Yönelik Şiddete Asla Toleransımız Yok”

Hak-İş Kadın Komite Başkanı Fatma Zengin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik zarar ya da ıstırap veren veya verebilecek olan; tehdit, zorlama ya da özgürlükten yoksun bırakma içeren her türlü eylemin şiddet olduğunu vurgulayarak, “Kadına yönelik şiddeti toplumsal bir sorun ve insan hakları ihlali olarak görüyor ve kabul edilemez buluyoruz. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, kadına yönelik şiddete asla toleransımız olmadığını ifade ediyoruz.” dedi.

Zengin, toplumumuzun ve ülkemizin mayasında şiddetin olmadığına dikkat çekerek, “Bugün ihtiyaç duyduğumuz şey zihinsel dönüşümdür. Kadınlar şiddete sessiz kalmayacak; erkekler bu işin bir tarafı olmayacak. Kadın ve erkek refiktir; aile toplumun temel taşıdır. Aile yapısının korunması için azami dikkat gösterilmelidir. Aile ve toplumsal değerlere sahip çıkarak şiddeti önleyeceğiz.” dedi.

Şiddetle mücadele kapsamında başta ilgili bakanlıklarımız olmak üzere kamu ve sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarından ve yapılan yasal düzenlemelerden memnuniyet duyduklarını ifade eden Zengin, aile, çalışma ve sosyal hayatta kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi için önerilerini şöyle sıraladı:

“Toplumsal değerler ekseninde şiddetle mücadele edilmelidir. Yeni medyada kadına yönelik şiddet olgusu, kadının haklarına saygı duyacak bir perspektiften ele alınmalıdır. Güçlü toplumun temelinin aile olduğu bilinciyle aileyi koruyan ve güçlendiren sosyal politikalar geliştirilmelidir. Şiddetle mücadelede toplumsal duyarlılık inşa edilmelidir. Cezalar artırılmalı, caydırıcı hale getirilmelidir. Güvenli şehirler inşa edilmelidir. İnsan haklarının bir ahlak olarak benimsendiği, insan onurunun korunduğu, şiddet dilinin terk edildiği, farklılıkları kapsayıcı ve sağduyulu bireyler yetiştirmeyi hedefleyen bir eğitim sistemi oluşturulmalıdır.”

Açılış konuşmalarının ardından, Doç. Dr. Fatma Bayraktar Karahan tarafından “Rahmanın Kadın Kulları” konulu sunum gerçekleştirildi.

İslam ve Kadın Paneli Gerçekleştirildi

“İslam ve Kadın” konulu panel Hak-İş Kadın Komite Başkanı Fatma Zengin moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Panelde; İlahiyatçı Prof. Dr. Mehmet Emin Ay “Efendimizin Gözünden” konulu, İletişimci Yazar Nurdan Damla “Kadın ve Aile: Merhamet, Hak ve Sorumluluk” konulu, Doç. Dr. Sema Çelem “Filistin Perspektifinden Dünyada Kadın ve Aile” konulu sunumlar gerçekleştirdi.